Homo ve lezbiyenlere serbestlik AKP’ye nasip oldu!
AB’a uyum hızlı başladı... Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Gay ve Lezbiyen derneği tüzüğünü ahlaka aykırı bulmadı(!)
Peşinen kanunlara konmuş
Başsavcı kararında, 5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nun, AB Siyasi Kriterleri, Katılım Ortaklığı Belgesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve taraf olunan uluslararası insan hakları sözleşmeleri dikkate alınarak hazırlandığı belirtildi.
Başörtüsü’ne getirilemeyen özgürlük
Kararda AKP’nin AB’ye uyum çerçevesinde hazırladığı son Türk Ceza Kanunu’na atıfta bulunularak “Yeni TCK‟nın yapılandırılmasında ‘cinsel yönelim ayrımcılığının’ tartışıldığı bir dönemde, eşcinsel olmak ahlâksız olmak anlamına gelmez. Aslolan tüm ahlâk bilimleriyle uğraşanların ortak birleştikleri nokta olan insan iradesinin hür olması gerektiğidir” denildi.
ANKARA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, KAOS Gay ve Lezbiyen Kültürel Araştırma ve Dayanışma Derneği'nin adında ve tüzüğünde ahlaka aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle, derneğe kapatma davası açılmasına yer olmadığına karar verdi. Basın Savcısı Kürşat Kayral, Ankara Valiliği'nin derneğin adında ve tüzüğünde ahlaka aykırılık bulunduğu iddiasıyla derneğe kapatma davası açılması istemiyle yaptığı başvuruyu karara bağladı.
Kararda, 5253 Sayılı Dernekler Kanunu'nun, AB siyasi kriterleri, Katılım Ortaklığı Belgesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve taraf olunan uluslararası insan hakları sözleşmeleri dikkate alınarak hazırlandığı belirtildi.
Yasanın temel felsefesinin derneğin özeline girmemek, resmi makamların veya kamuoyunun gözetiminden uzak serbestçe etkinlikte bulunmasını sağlamak olduğu anlatılan kararda, ''Yasa, devletin derneklere karşı baskıcı değil, kollayıcı tavrını göstermesi usulüne göre yapılandırıldı'' denildi.
“Toplumlara göre değişir”
Uluslararası sözleşmelere ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ne atıf yapılan kararda, eşcinsellik de irdelendi. Cinsel işlev bozukluklarının genel olarak ahlaki bozulmanın bir sonucu olarak düşünüldüğü, ancak Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından ''başlı başına bir bozukluk'' olarak ele alınmadığı ve eşcinselliğin spesifik olarak tanımlanmadığı kaydedildi.
''Lezbiyen'' ve ''gay'' kelimelerinin günlük hayatta ve bilimsel araştırmalarda rahatlıkla kullanıldığına işaret edilen kararda, ''Bu kavramlar, toplumlara göre değişir. Yeni TCK'nın yapılandırılmasında 'cinsel yönelim ayrımcılığının' tartışıldığı bir dönemde, eşcinsel olmak ahlaksız olmak anlamına gelmez. Aslolan tüm ahlak bilimleriyle uğraşanların ortak birleştikleri nokta olan insan iradesinin hür olması gerektiğidir'' denildi. Kararda, derneğin adında ve 23 maddeden oluşan amaç bölümünde ahlak dışı olarak tanımlanabilecek bir husus bulunmadığı ifade edilerek, uluslararası sözleşmeler de dikkate alınarak derneğin kapatılması talebiyle kamusal dava açılmasına gerek olmadığı kaydedildi.(aa)
Düzenlemeler peşinen kanunlara konmuş
Başsavcı kararında, 5253 Sayılı Dernekler Kanunu'nun, AB siyasi kriterleri, Katılım Ortaklığı Belgesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve taraf olunan uluslararası insan hakları sözleşmeleri dikkate alınarak hazırlandığı belirtildi.
13.10.2005
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.